AĞABEY DİYOR Kİ
KİBİRLİ VE RİYAKÂR İNSANDAN UZAK DURULMALI
        İsmail MÜFTÜOĞLU
        i-muftuoglu@hotmail.com

  Siyasette kibir, insanın değer kaybına sebebiyet verir. Çünkü bu nevi insanlar aynı zamanda riyakârdır. Bunlara asla kıymet verilmemelidir. Aklı olan insanlar da bu gibileri onaylamaz. Ayrıca bunların gıyaplarında konuşulur ve dedikodu malzemesi yapılır.
  Bu tarz insanlar her meslekte vardır ama siyasetimizde ziyadedir. Bunlar tafralarıyla, tarzlarıyla ortalığı karıştırır. Bunlar aynı zamanda kendilerini çok beğenir. Millet tarafından da beğenilmek ister, kendilerini de beğeniliyormuş gibi lanse ederler.
  Bugün siyasetimizde meydana gelen dalgalanmaların başlıca sebebi kibirli ve riyakâr davranılmasıdır. Oysa mütevazı davranan, vakur olan insanlar daha çok takdir edilmektedir. Siyasette enaniyeti ön plana taşıyanlar sevilmez, takdir yerine yerilir.  
  Kibrinden dolayı çok konuşanlar insanları bıktırmaktadır. Bunların TV ekranlarında biteviye görünmelerinden insanlara ikrah gelmiştir. Aynı çehreli insanları seyretmekten son derece bizardır. Üstelik alıştırılmış papağanlar gibi konuşmaları milleti bezdirmiştir. Bunlara dayanmak eziyettir.  
  Üstelik bu gibi insanlar cahil olursa, akıllı insanlara karşı bilgeymiş üslubu ile konuşursa, böyle insanlara tahammül etmek son derece zordur. Hele bunlar nadan olursa daha da zordur.  
  Naci der ki;
  Hak tevâzû edenin kadrini terfi eyler.
Yani: Allah mütevazı davranan insanların değerini yükseltir. Bu nevi davranan insanlar tabanda makes bulur. Bunların arkasından dedikodu yapılmaz. Bunlara sahip çıkılır. Ama kurulu saat gibi devamlı konuşanlardan, riyakârlardan ve tekebbürle yürüyenlerden de hoşlanılmaz. Millet bu gibi insanlardan zaman içinde nefret eder. Bunlar TV ekranlarında görülünce, millet televizyonlarını kapatmaktadır.
  Ayrıca siyaseti kibirleri ve riyakârlıkları sonucu çıkmaza sokan, devamlı birbiri ile münakaşa edenlerden, millet artık ‘el aman’ deme noktasına gelmiştir. Yapılacak seçimlerde bunu ayne’l-yakîn göreceğiz. Şımarıklık ve riyakârlık yapanlar böylece tasfiye edilecek, yeni kadrolar inşallah oluşacak, böylece milletimiz de nefeslenecektir.  
  Malumdur ki;  
Âyînesi iştir kişinin, lâfa bakılmaz.
  Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde
  (Ziya Paşa)
Yani: insanlar amellerine göre ve kullandıkları üslupla değerlendirilmelidir. Ülkemizde maalesef hamuduyla yutanlara ve riyakârlara itibar edilmektedir. Ziya Paşa der ki;
  Milyonla çalan mesned-i vâlâda ser-efrâz
  Birkaç kuruşu mürtekibin cây-ı kürektir.
Yani: milyonla çalan, izzet makamında, başlar üstündedir. Birkaç kuruş çalan ise, kürek cezasına çarptırılır. İbret almak için ve tavrını netleştirmek isteyenler için bu açıklamalar kanaatimizce yeterlidir.  
  Benzer erbâb-ı riyânın hâli ol kâşâneye
  İç yüzü virân dışı ma’mûr şeklin gösterir
  (Esat Muhlis Paşa)
Yani: riyakâr insanların hali süslü bir konağa benzer. Öyle bir konak ki, dışından baktığın zaman göz kamaştırır, fakat içi harap ve viranedir. Tam da böyle olan kibirli ve riyakâr insanlardan uzak durulmalıdır.                        
  Rahman ve Rahim,
  Kadir ve Muktedir,
  Gaffar ve Settar olan Allah’a emanet olunuz.  
  “Ya Rabbi bu haftayı bize hayırlı ve bereketli kıl. Hayırlara yakın, şerlere uzak eyle.”        
  Selam doğru yola uyanlara olsun. (Taha/47). Cağaloğlu – 02.01.2023