Bugun...


Prof.Dr.Mirzahan Hızal

facebook-paylas
HESAP
Tarih: 03-02-2023 16:08:00 Güncelleme: 03-02-2023 16:08:00



Allah Resulü SAS  buyurur ki,

"Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin.   Büyük hesap günü için kendinizi hazırlayın.  Çünkü kıyamet gününde hesap ancak dünyada iken kendisini hesaba çekenler için kolay olacaktır."   (Tirmizî) 
 
Hesaba  çekilmek,  hesap  vermek,    tam  olarak  nedir? Hesapta  sorulacak  sorular  nelerdir?
 
“Namazların,  oruçların  tamam mı,   hacca  gittin mi?”  v.b.  den  ibaret  midir? İnsanların hakkını yedin mi?  Emanetleri  korudun mu?  Helalleri  helal,  haramları  haram  bildin mi? Allahtan CC başkalarını  ilah  edindin mi,  putlara  taptın mı?  neden  kamu malını çaldın,   neden  israf yaptın,
neden rüşvet aldın,   neden  adaletle  hükmetmedin?   gibi  sorular da   olmayacak mıdır?
 
Hatta  “küfür  düzenlerini  kaldırıp  yerine  Allahın CC  razı  olduğu  ve  kabul  ettiği  tek  düzen  olan  İslam  düzenini  hakim  kılmak  için   üzerine düşen  görevleri  yaptın mı?”    diye de   sorulmaz mı?
 
Hala  hangi  küfür  düzeni  diye  sormak  isteyen  var mı?
Allahın  CC  indirdiği  ve  Resulunün  SAS   tebliğ  ettiği    hükümlerden yani  İslam  Şeriatından oluşan   hak  düzeni reddeden  bütün  düzenler  küfür  düzenidir.  Yani,  ya  şeriat  ya  küfür. Çok net  ve  açık.
Ya 1400 küsür sene  önce  gelen  hükümler ya da  küfür. Işık olmayan  yerde sadece  karanlık  vardır.
 
Maide  suresi  44. 45, 47.  ayetlerde;  Allahın  indirdiği  hükümler,  yani  vahye   dayalı  olan  şeri  hükümlerle  hükmetmeyenlerin “ kafirler,  zalimler  ve  fasıklar   oldukları”  bildirilmiştir.
“Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyerek ilâhî emir ve yasakları çiğneyenlerin durumu bu bağlamda üç açıdan değerlendirilmiş olup işledikleri kusur ve günahın cinsine göre nitelendirilmişlerdir: 
Birincisi (44. âyet), Allah’ın indirdiğini inkâr ettikleri veya hafife aldıkları için onunla hükmetmeyenler olup bunlar kâfirlerdir. 
İkincisi (45. âyet), Allah’ın indirdiğine inandığı halde onunla hükmetmeyenlerdir. Allah’ın hükmü adaleti, onun zıddı zulmü temsil ettiğinden onunla hükmetmeyenler zalimlerdir. 
Üçüncüsü (47. âyet), Allah’ın indirdiği ile hükmetmemek, O’nun emrinden çıkmak mânasına geldiği için onunla hükmetmeyenler fâsıklardır. 
Bazı müfessirler bu âyetleri şöyle yorumlamışlardır: “Eğer bir kişi ilâhî hükmü yanlış, kendisinin veya başkasının hükmünü doğru kabul ederek, buna göre hüküm verirse bu kişi kâfir, zalim ve fâsıktır. Eğer bir kişi ilâhî hükmün doğruluğunu kabul eder ve buna aykırı bir hüküm verirse İslâm’ın dışına çıkmış olmazsa da imanına zulüm ve fıskı karıştırmış olur. Eğer bir kişi hayatın her alanında Allah’ın hükmünü inkâr ve reddederse her bakımdan kâfir, zalim ve fâsık sayılacaktır. İlâhî hükmü bazı noktalarda kabul eder, bazılarında reddederse iman ve İslâm’ını küfür, zulüm ve fıskla karıştırmış olur” (Elmalılı, III, 1696; Mevdûdî, I, 429). 44 ve 45. âyetler yahudiler, 47. âyet ise hıristiyanlar hakkında inmiş olmakla birlikte bu hükümler bütün insanlar için geçerli genel kurallar niteliğindedir.”(DİB Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 2 Sayfa: 278-279 
 
Unutmayalım ki bu  ayetler,  Yahudi  ve  hristiyanların değil,  Müslümanların kutsal  kitabının ayetleridir.   Onları  uyaran  ve   onlara   yol  gösteren  ayetlerdir.
Müslümanlar, en azından  teorik  olarak,   ahirete  ve  hesap  gününe  inanırlar.
O  günde  sorulacak  olan  sorulara   bugün  dünyada  iken  verdikleri  cevapları  veremeyecek  olanlar   çok  geç  olmadan  imanlarını  gözden  geçirseler  iyi  olur.
Ne  gibi  sorular  mesela?
En  önemlilerinden  bir misal,
 
soru:    Neden  faizli  kredi  aldın? Halbuki  Allah CC  faizi  haram  kılmıştı.
cevap:   Çünkü   bunu  Devlet  veriyordu,  hem  faiz  oranı da  zaten  düşüktü.

Peki  bu  devlet  veya  rejim  faizi  helal  kılarken  bunu  İslami  hükümlerle  mi  yapmıştı?
Tabii ki  hayır. Bizim  rejim  ve  idaremiz  laik  yani  dini  hükümleri  reddeden,  yok  sayan  bir  idareydi. 

O  halde  bilerek  ve  isteyerek  Allahın CC  indirdiği  hükümleri  yok  saymış  olmadın mı?
Yönetim  laikti  ama sen  müslüman değil miydin? Ayrıca yönetimin neden laikti?   Üstelik   yönetimin  kararını Allahın CC  hükmüne  tercih  ettiğin  için  onu  ilah  edinmiş  olmadın mı?  Bunun  şirk,   yani Allaha CC  ortak  koşmak  olduğunu  bilmiyor muydun?
 
Çok  mu  kurcaladık? İnce mi  eledik?  Adam  namazlarını  kılmış, camilere gitmiş,  zikir  falan  da  okuyor,  daha  ne  istiyorsun  mu  dediniz?

Zilzal  suresinde  bildiriliyor ki;

“Artık kim zerre kadar (ya bizzat) hayır yapmış (veya iyiliklere vesile ve sebep olmuş)sa, onun karşılığını mutlaka görecek (ve alacaktır). 

   Ve kim de zerre miktarı şer işlemiş (veya kötülüğe sebebiyet vermiş)se, onun da cezasını mutlaka görecek (ve bulacaktır). “ (zilzal 6, 7) 

Bu uyarıların,   “ yer , dehşetli  bir  şiddetle  sarsıldığında,   ve  yer  yarılıp  içindekileri  dışarı  attığında..”  diye  başlıyan  bir  surede  yer  alması   işin  ciddiyetini  ifade  etmiyor  mu? 

Hiç  şüphe  yok ki?  Ahiret  hesabı,  ve  azabı  dünyadakilere  kıyasla  çok  daha  şiddetlidir. 

“İnsanoğlu başıboş bırakılacağını mı sanır?” (el-Kıyâme, 36) 
“Biz’im sizi boş yere, bir oyun ve eğlence olarak yarattığımızı ve sizin Biz’e döndürülüp getirilmeyeceğinizi mi sandınız?” (el-Mü’minûn, 115) 
“(İnsan) «Kıyâmet günü de ne zamanmış?» diye sorar. Gözler (hayret ve dehşetle) kamaştığı, Ay tutulduğu, Güneş ve Ay birleşip (karardığı) zaman… İşte o gün insan: «Kaçacak yer neresi?» diyecektir. Hayır, hayır! O gün kaçıp sığınacak hiçbir yer yoktur! O gün herkesin varıp karar kılacağı yer, ancak Rabb’inizin huzûrudur. O gün insana, önden yolladığı ve geri bıraktığı ne varsa hepsi haber verilecek.” (el-Kıyâme, 6-13) 

Mirzahan HIZAL



Bu yazı 647 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI